Vestel Şirketler CEO’su Ergün Güler, Ramazan ayının başlaması münasebetiyle çalışanlara yönelik bir bildiri paylaştı. Kuvvetli Holding CEO’su Cem Köksal da bu bildiriyle ilgili şirket içinde bir mail iletti, şirket olarak kutlama yapılacak günlerin ortasında “Şeker ve Kurban” bayramlarının olduğunu anımsattı.
Bu elektronik postanın toplumsal medyada yayılması üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlattı, istifa eden Köksal, gözaltına alındı. Hukukçular Köksal’ın gözaltına alınmasına ait toplumsal medyada şu paylaşımları yaptı.
ELEŞTİRELİM, REAKSİYONUMUZU GÖSTERELİM LAKİN…
İstanbul Milletvekili ve hukukçu Mustafa Yeneroğlu: Zorlu Holding CEO’su Cem Köksal’ın Ramazan tebriki ile ilgili ikazını çok nahoş bulmuştum.
Küresel şirketler bile Müslümanların Ramazan ayını tebrik ederken bu kaba üslup nasıl gerici bir başın tezahürü diye düşünmüştüm lakin o bildiriden bir ceza soruşturması ve hatta gözaltı çıkarılabileceğini asla aklıma getiremedim. Bu türlü saçma bir şey olamaz! Bu cahil ve kaba sözleri sarf eden adamı en sert formda eleştirelim, Güçlü Holding’e demokratik reaksiyonumuzu gösterelim, gerekirse şirket eserlerini boykot ederek şirketi tavır almaya zorlayalım lakin kelam konusu mail sebebiyle bir kişinin gözaltına alınması asla kabul edilebilecek bir yaklaşım değildir.
Ortada katiyetle bir hata yok. Hatta bu türlü bir aksiyon sebebiyle bir insanı gözaltına aldırmak başlı başına bir suç! Her berbat üsluba ceza hukukunun araçları ile yaklaşacaksak milyonlarca insanın cezaevinde olması gerekir. Bu türlü bir toplumsal tertipte kim inançta ve huzur içinde olabilir Allah aşkına?
Bir Müslüman olarak bu soruşturmayı da gözaltını da asla kabul etmiyorum! İnancını ceza hukuku sopası ile muhafazaya çalışan bir rejimde yaşamayı hiçbir Müslüman kabul etmemeli hatta bu türlü bir rejimde Müslümanlığın en temel paha yargılarının tehlikede olduğunu bilmeli!
Toplum olarak bu berbatlığı göz gerisi etmemeliyiz! Bu yapılan berbatlıklar dine de dindarlığa da dinin yaşanabileceği ve örneklik edeceği iklime de açık bir taarruzdur. Ramazan ayının da dindarlığın da bu türlü nobran ve mütehakkim bir müdafaaya, kelamım ona himaye edilmeye muhtaçlığı yoktur. Bu hukuksuzluğa, bu berbatlığa daima birlikte karşı durmalı, dur demeliyiz!
‘ŞİRKET İÇİ YAZIŞMA’
Avukat Hüseyin Ersöz: Zorlu Holding CEO’su Cem Köksal, TCK’nın 115. hususunda düzenlenen “inanç, fikir ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme” kabahatinden gözaltına alınmış. Meğer ki bu hatanın oluşması için kişinin “cebir yahut tehdit kullanması” şart! Şirket içi bir e-maile dayandırılan, “cebir”, “tehdit” yahut “hukuka ters davranış içermeyen” bilakis nezaket sonları içinde olan bir yazışma “ceza hukukunun konusu olamaz. Şirket siyasetine vurgu yapan “şirket içi bir yazışmaya” dayanılarak gözaltı kararı verilmesini ise yalnızca “hukuka aykırı” olarak nitelendirmekle yetinemeyiz. Özgürlük hakkına orantısız ve keyfi müdahale teşkil eden bu süreç, hukuk güvenliği ile ilgili temel sıkıntımızı da bir sefer daha gözler önüne sermektedir.
‘NEREDE TEHDİT, CEBİR?
Hukukçu Hülya Gülbahar: #ZorluHolding yöneticisi #CemKöksal, TCK md. 115’te düzenlenen “inanç, fikir ve kanaat hürriyetinin kullanılmasını engelleme” cürmünden gözaltına alınmış. 115.inci maddeyi aşağıya yapıştırdım.
Üç bendi var, üçünde de bu hatanın oluşması için “cebir yahut tehdit kullanılması ya da hukuka muhalif bir davranış” kaide diyor. Gözaltı nedeni olan şirket içi e-mailin neresinde tehdit, cebir, hukuka muhalif davranış var. Ülkede #HukukGüvenliği’nin kalmadığı günde kaç defa kanıtlanacak sanki.
(SOSYAL MEDYA)