İSTANBUL – Geçtiğimiz yıl 2023 Kasım ayında çıkarılan Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun (6306) kapsamında 6 Şubat sarsıntılarından etkilenen Antep Nurdağı’nda rezerv yapı alanı ilanı yapıldı. Rezerv yapı alanı içerisinde sağlam binalar da bulunuyor. Davacıların avukatı İsmail Hakkı Atal, Antep Nöbetçi Yönetim Mahkemesi’ne tahliye sürecinin durdurulması için dava açtı.
‘7 GÜN İÇİNDE TAHLİYE İSTİYORLAR’
21 Ekim 2024’te Nurdağı’nda yaşayanlara gönderilen resmi evraklarda, ne tarih yazıyor ne de sayı. Avukat İsmail Hakkı Atal, yetkililerin 7 gün içerisinde tahliye istediklerini söz ederek, sürecin hukuksuz olduğunu söyledi. Atal, “Nurdağı’nda halkın kıymetli topraklarına kanun kapsamında el koyuyorlar. Süreçlerde tarih ve sayıyı gizliyorlar. Gayeleri vatandaşın dava açmasını engellemek. Resmi evrakla hukuksuzluk yapıyorlar. 7 gün içerisinde tahliye istiyorlar. Hangi sayı, hangi tarih… Hiçbir bilgi yok. 29 Ekim’de tahliye sürecinin durdurulması için dava açtım. Bu kanun hukuken yok hükmündedir” dedi.
‘HUKUKSUZ KANUN’
Avukat Atal şunları söyledi: “AKP’nin 90’ncı unsuru 5’nci fıkrasında, memleketler arası mukavelenin kanun kararında olduğu muharrir. Kanun ile milletlerarası mukavele çatışırsa, memleketler arası kontrat uygulanacağı belirtiliyor. 6306 sayılı kanuna sonradan ekledikleri 6A unsuru mülkiyet hakkını yok ediyor. Kanunlar anayasaya karşıt olamaz. Herkes mülkiyet hakkına sahiptir. 6306 sayılı kanunun 6A hususu yok kararındadır. Önümüzdeki günlerde 16 dava daha açacağız.”
Atal, rezerv yapı ilanlarının artık zımnî yapıldığını belirterek, “Samandağ’da başladı birinci olarak. Beşerler ayaklanınca, bakanlık idari kararla iptal etti. Ses yükselince geri adım atıyorlar. Ses yükselmezse insanların canını okumaya devam ediyorlar” diye konuştu.
‘EY MURAT KURUM, BU KARARINDAN VAZGEÇ’
Nurdağı’nda yaşayan beşerler, “Halkın yıllarca çalışıp elde ettikleri mülklerine el koymalarının hesabını bu dünyada değilse öbür dünyada vereceksin. Ey Murat Kurum, bu kararından vazgeç. Bunun hesabını ahirette veremezsin. Biz yerimizi vermek istemiyoruz. Kaymakam ‘bana git oğlunun yanına otur’ dedi. Geri geldim bana çadır vermediler. Rezil olduk yağmurun altında” dedi. Öteki bir yurttaş ise “Ben 30 yıllık çobanım. Çalıştım çabaladım mesken aldım. Artık kapıma kağıt astılar 7 gün içerisinde boşalt dediler. Ben 20 yıldır AK Parti’ye oy veriyordum. Ben ne yapayım artık, nereye gideyim” diyerek reaksiyonunu gösterdi.