Ankara’da Kahramankazan’daki Özel Eğitim Uygulama Okulu 10/A sınıfı öğrencisi Berat Ü.’nün bedeninde morlukları fark eden annesi Seray Cengiz, geçen yıl 24 Mayıs’ta okul idaresine durumu sordu. Okulun müdür yardımcısı, Berat Ü.’nün sınıf arkadaşıyla sürtüşme yaşadığını, bedenindeki morlukların da bu nedenle olduğunu tez etti.
Kahramankazan Devlet Hastanesi’nden darp raporu alan Cengiz, şikayette bulundu. Savcılık soruşturması kapsamında okulun güvenlik kamerası imgeleri incelendi.
ŞİDDET MANZARALARI ORTAYA ÇIKTI
Görüntülerde; öğretmen Mücahit Mert H.’nin, Down sendromlu Berat Ü.’ye şiddet uyguladığı görüldü. Bunun üzerine tutuklanan öğretmen Mücahit Mert H. hakkında ‘Beden yahut ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan şahsa karşı kolay yaralama’ hatasından 6 aydan 1 yıl 6 aya kadar mahpus istemiyle dava açıldı. 19 Temmuz’daki 2’nci duruşmada sanık öğretmen Mücahit Mert H., tutuklu bulunduğu 45 günlük mühlet göz önünde bulundurularak tahliye edildi.
SUÇLAMALARI KABUL ETMEDİ
Kahramankazan 2’nci Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen karar duruşmasında tutuksuz sanık, hakim karşısına çıktı. Taraf avukatları ve müşteki tarafı da mahkeme salonunda hazır bulundu. Mağdur öğrencinin 18 yaşından küçük olması ve salonda yer bulunmaması nedeniyle izleyiciler ve basın mensupları, salona alınmadı. Son kelamı sorulan sanık öğretmen, suçlamayı kabul etmedi. Mahkeme heyeti, sanığa ‘Basit yaralama’ kabahatinden evvel 360 gün mahpus cezası verdi. Daha sonra verilen cezanın geleceği üzerindeki tesirleri düşünülerek takdiri indirimi yapıldı ve 12 bin lira isimli para cezası verildi. Sanığın kişilik özellikleri, geçmişi, duruşmadaki tavır ve davranışları ile tekrar cürüm işlemeyeceğine dair olumlu kanaat oluşması nedeniyle de kararın açıklanması geri bırakıldı.
‘ACI İÇİNDEYİM’
Duruşma sonrası açıklama yapan anne Seray Cengiz, “Bir anne olarak hiç tatmin olmadım. Vicdanım çok rahatsız. Berat’ın sesi, eli, ayağı, gözü olarak bu davanın peşini bırakmayacağım. Bir üst mahkemeye taşıyacağız. Fakat isterdim; bir annenin, hakime hanımın, savcı hanımın kendi evlatlarına yapılmış bir şiddeti nasıl değerlendirirlerse bu mahkemede de o formda bir kıymetlendirme beklerdim. Acı içindeyim” dedi.
Avukat Çiğdem Tan da vicdanları sızlatan bir karar olduğunu söyleyerek, “Şu anda bir üst mahkemeye başvurmaktan öbür yapacak bir şey yok. Sanık, bu canavarca davranışının karşısında yalnızca 12 bin lira isimli para cezasıyla sıyrıldı. Adalete güvendik; lakin maalesef istediğimiz üzere bir sonuç olmadı. Bir üst mahkemeye güveniyoruz. Eksik konular var. Dinlenmeyen şahitlerimiz var. Kıymetli, kapalı şahitlerimiz vardı. Bu davranışların devamlılığına ait şahitlerimiz vardı. Mahkeme kapısına kadar da gelmişti, dinlenmedi. Bu açıdan da inşallah bir üst mahkeme sesimizi duyacak ve kararı bozacaktır diye düşünüyorum” diye konuştu.
(DEMİRÖREN HABER AJANSI)