Polonez fabrikasında çalışan 146 personel, Tek Gıda-İş Sendikası’na üye olunca, topluca işten çıkarıldı. 5 aydır hak çabası veren emekçiler, Ankara’ya yürümek isteyince polis tarafından engellendi. Polisin, kendilerini engellemesi sonrasında açlık grevine başlayan personeller, bir haftadır Çatalca Adliyesi önünde sesini duyurmaya çalışsa da şimdi muhatap bulamadı.
‘DEVLETİ TANIMIYORLAR’
ANKA’ya konuşan Tek Gıda-İş Sendikası Örgütlenme Uzmanı Yunus Durdu, “Bu memlekette bir şeylerin düzelmesi için illaki birilerinin ölmesi mi lazım? Burada Polonez personellerinden bir tanesi öldüğünde devletin yetkilileri o vakit mı harekete geçecek” reaksiyonunu gösterdi.
Durdu, kelamlarına şöyle devam etti: “Şimdi bize söylüyorlar. ‘İşte özel bölüm, çok fazla bir şey yapamıyoruz’. Allah aşkına ben anlamakta zahmet çekiyorum. Ya özel dal dediğiniz bir fabrika, devletin maddelerinden, Türkiye Cumhuriyeti devletinden büyük müdür, küçük müdür? Devleti tanımayan, devletin ayağına gitmeyen; burada Çatalca Kaymakamı, vali devlettir. Buralardaki en yüksek mülki amirdir bunlar. Bunlar bu şirketin yetkililerini görüşmeye çağırıyor. ‘Ben tanımıyorum, gitmiyorum’ diyecek kadar küstahlaşıyorlar. Devleti tanımayan şirkete, devletin en üst mertebesindeki görevlilerin bu devleti tanıtması gerekmiyor mu?
‘YOKSULLUK BURADA, ÇADIRDA’
Durdu, “Çalışma Bakanı kendi gönderdiği müfettişlerin raporlarını kamuoyuna yayınlarken buradaki bayan emekçi arkadaşlarımız 8 gündür şu betonun üstünde yatıyorlar. Sabahlara kadar sandalyelerin üstünde eksi 5 derecelerde battaniyelere sarılarak açlıkla, yoksullukla burada çadırda, Çatalca’da adliye sarayının önünde, adaletin, hukukun tesis edildiği yerin önünde; bu memleketin çalışanını, yasasını, kanununu koruyacak bir tane yürekli hakim, savcı yok mu bu memlekette?” diye konuştu.
(ANKA HABER AJANSI)